Öğretmenlerimize vermeden istemek

Sistemik sorunların çözümlerini öncelemeden eğitime dair bütün sorumluluğu öğretmenlerimize yüklemek doğru bir yaklaşım olamaz. Öğretmen yetiştirme süreçlerinde öğretmenlerimize ne verdik ki ne istiyoruz?

Öğretmenlerimize vermeden istemek
Öğretmenlerimize vermeden istemek Admin
Advert

Temel uzun süre uğraşmış ve ehliyet alamamış. Bir gün trafikte durdurulduğunda polisin “Ehliyetinizi görebilir miyim?” sorusuna cevabı “Vermedinuz ki isteyusunuz” olmuş.  

Öğretmenlerimizin önemli bir kısmının diğer mesleklerde olduğu gibi günün koşulları ile paralel bilgi ve beceriye sahip olmadığını söyleyebiliriz. Fakat bu durumun tüm sorumluluğunu ve eğitimdeki güçlüklerin kaynağını öğretmenlerimize yüklemek insaflıca bir yaklaşım olmaz. Kamuoyunda öğretmenlikle ilgili gündeme gelen tek şey tasvip etmediğimiz münferit dayak olayları. Öğretmenlerimizin başarılarının takdir edildiği ve başarılı kişilerin hayatına yön veren öğretmen örneklerinin konu edildiği haberleri de kamuoyu bilmelidir. Kamuoyunda öğretmenin aykırılık teşkil eden şahsi davranışlarından ziyade onların seçilme ve yetiştirilme süreci de haberlere konu olmalıdır.  

Sanki öğretmen adaylarımız; en istekli ve öğretmeye yatkın bireylerden seçilerek öğretmen yetiştiren fakültelere alınıyor, analitik yöntemlerin öne çıktığı ortamlarda öğrenimlerini görüyor, yetişme sürecinde eğitme ait sorunların çözümü üzerine fikirler üretilen projelerin içinde yer alıyor, eğitimle ilgili çalıştaylardan çalıştaylara, kongrelerden kongrelere götürülüyor ve en sonunda öğretmenlik yapabilecek yeterlilikte olanlar mezun olarak eğitim kurumlarında göreve kabul ediliyor. Kabul edilme koşullarında da yeteneklerine bakılıyor.

 Yazımı okuyan öğretmen arkadaşlarıma sormak isterim, mesleği tercih ederken ve yetiştirilirken yukarıda belirttiklerimden hangisi ile yüzleştirildiniz? Hanginiz eğitim sistemine ait bir sorunu genel boyutlarıyla ve çözüm önerileri ile öğrenerek mezun oldunuz? Hanginiz fakültenizin bulunduğu bir ilde eğitimle ilgili eğitimin tartışıldığı toplantıya katıldınız ve sorunların çözüm önerilerini ve  eğitimle ilgili iyi uygulamaları yakından müşahede ettiniz? Hanginiz öğretmenliği tercih ettiğiniz için takdir edildiniz? Bu soruları artırmak mümkün. Cevabı evet diyeceklerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez.

Eğitimde hedef, öğrencilerimize toplumu tanımadan, öğrenmenin hazzını aldırmadan sınavlarda fazla test sorusu cevaplatılmanın ve aidiyet hissettiğimiz kesimlere iş buldurmanın ötesine geçmeli.  Eğitim bilginin naklettirildiği aktiviteler olmaktan çıkarılmalı, bilgi üreten, bilgiyle birlikte değerleri de yayan bir hüviyete bürünmelidir.  Öğretmen yetiştirme sürecinin enine boyuna tartışılması, her türlü kısır tartışmalardan uzak ve uzmanlarının  görüşlerine göre öğretmenliğe yatkın adayların belirlenerek öğretmen yetiştiren fakültelere kabul edilmesi ve günün koşullarına göre yetiştirilmesi eğitim sistemimizin en öncelikli konularının başında gelmektedir. Öğretmen yetiştirme sistemine ilişkin bu düşüncelerin kaynağı şahsım olmayıp, eğitim sistemine ilişkin eserlerin en temel önerilerindendir.  

Nihayetinde, sistemik sorunların çözümlerini öncelemeden eğitime dair bütün sorumluluğu öğretmenlerimize yüklemek doğru bir yaklaşım olamaz. Baştaki fıkraya dönersek; öğretmen yetiştirme süreçlerinde öğretmenlerimize ne verdik ki ne istiyoruz?

 

Ali Kandemir Öğretmen eğitimi Öğretmenlerimize vermeden istemek
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg