Farklılıkla büyümek / Ötekine tahammül etmek

Bu toplumu mutlaka iyiye, güzele, hoşgörüye, samimiyete, sevgiye, birlik beraberliğe dönüştürmemiz lazım. Belki de okullara konacak en önemli ders bu olmalıdır.

Farklılıkla büyümek / Ötekine tahammül etmek
Farklılıkla büyümek / Ötekine tahammül etmek Admin
Advert

Bir deli çıkıp bir şeyler diyor...
İnsanlar yorumlamadan bir kitleyi hemen linç girişiminde bulunabiliyor.
Bilinmeli ki bu o toplum için tehlikeli bir durumdur.

Bir doktor bir hata yaptı diye tüm doktorlar suçlanamaz. Bir avukatın günahı tüm avukatlara, bir hâkimin yanlışı tüm hâkimlere, bir öğretmenin kabahati tüm öğretmenlere yüklenirse o zaman olağanüstü kaoslar yaşanır.
 
Bu cemiyetler, cemaatler, dernekler, partiler, hatta mezhepler, dinler, toplumlar için de böyledir.
Başka partiden, başka mezhepten, başka cemaatten olan biri bir hata yaptı:
”ha, işte bak bunlar böyledir” ifadesi aslında hem çok zalimce, hem çok cahilce, hem de çok acizce bir ifadedir.

Bu böyledir de toplum bunu böyle düşünmeyip muhatap alıp kullanıyorsa, işte o toplumda önemli problemler var demektir.

Peki kendimize bakalım: böyle durumlarda “toplum olarak” ne yapıyoruz!?.
“Yok, kardeşim bu sadece o hatayı yapanı bağlar” diyebiliyor muyuz!?.
Biz diyebiliyoruz da toplum bunu kabul edebiliyor mu?.

Velhasıl: bu toplumu mutlaka iyiye, güzele, hoşgörüye, samimiyete, sevgiye, birlik beraberliğe dönüştürmemiz lazım.
Belki de okullara konacak en önemli ders bu olmalıdır.
İyi bilinmelidir ki: ileri toplumlarda kişinin hatası sadece o kişiyi bağlar. Kimse bunu fırsat bilip mensup olduğu cemiyeti suçlamaz. Suçlasa bile gülünç olur. Bunu iyi bildikleri için kimse de haklı olarak gülünç duruma düşmek istemez.

İşte böyle: yani ne yapmalı: filan cemaatten, falan partiden bir geri zekâlı bir hata yaptı, bir şey söyledi diye kimseleri değil sadece onu hedef almalı, sadece onu suçlamalı.
Hatta onu bile hemen linç etmemeli. Yanlış da olsa konuşma özgürlüğünün insanî bir değer olduğu bilinci tamamen yerleşmeli.
 
Herkes benim düşündüğüm gibi düşünmeli… Herkes benim sevdiğim gibi sevmeli… Herkes benim beğendiğim müziği dinlemeli… Herkes benim takdir ettiğim sanat eserini kucaklamalı... Gibi olursa, çok kötü, çok banal ve tekdüzelik olur ki bu yaradılış inanışına da tamtamına ters düşer.

Sanırım her düşünen beyin şunu iyi bilir ki: Allah insanı çok orijinal, kendine has bir varlık olarak yaratmıştır. Parmak uçlarındaki izlerin bile orijinal olduğu bir insan olarak konuşmamıza ve hareketlerimize karşımızdaki insanın farklılığına çok dikkat etmeliyiz. Unutmayalım ki: büyük toplumlar, büyük sanatlar ve güçlü teknolojiler farklılıktan ve çeşnilikten doğar.

Hoşgörü, şefkat, kucaklamak, paylaşmak, merhamet, adalet ve sevgi şiarımız olsun…

İbrahim Hakkı Gündoğdu
 

 

 

 

İbrahim Hakkı Gündoğdu hoşgörü samimiyet eğitim
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg