Ts Club'ların hâli, Trabzonspor'un ahvâli...
Bülent Şirin

Ts Club'ların hâli, Trabzonspor'un ahvâli...

Advert

Bir yıl kadar önce bu zamanlarda o dönem Trabzonspor’un Ts-Club’lardan sorumlu müdür yardımcısı Bahar Divrik, katıldığı bir panelde özetle göreve başladığında durumun beklediğinden de vahim olduğunu gördüğünü, toparlamak için hemen çalışmaya başladıklarını, yakın zamanda camianın düzelmeyi fark edeceğini söyledi. Bir şey daha söyledi ama onu yazının ilerleyen kısmında yeri gelince belirteceğiz.

Biz de paneldeydik ve Bahar hanımın açık sözlü ve olumlu söylemlerinden etkilenmiş, Ts-Club ve Trabzonspor için umutlanmıştık. Aradan aylar geçti ve geçen Eylül sonlarında Bahar Divrik’in istifa haberini aldık. Haberde Bahar hanımın geride kalan dönemde çalışma şartlarından rahatsız olduğu için birkaç kez istifa ettiği ama kabul edilmediği de yazıyordu. Panelden istifaya kadar geçen zamanda neler olup bittiğini yakından takip etmedik, ancak anlaşılan o ki işler Bahar Divrik’in planladığı gibi gitmemiş.

Şimdi ne diye bu konuyu hatırlattım? Geçen hafta başıma gelen bir olay, Ts-Club’ın ne halde olduğunu acı bir şekilde yüzümüze çarptığı için. Bizim uşağa hediye gelen formanın arkasına isim ve numara yazdıracağız.

Bize en yakın mağazayı aradım ve durumu anlattım. Olumlu cevap alınca da yazılacak numara ve bizim uşağın ismini söyledim. Telefondaki genç arkadaş telaşla “Abi, elimizde A harfi yok. O ismi yazamayız” demesin mi? Şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilemedim. Bu basit bir işlemdi, her yerde yaptırılabilirdi ama üç kuruş da olsa kulübün kasasına girsin, belki gitmişken başka bir şeyler de alırız diye Ts Club’ı tercih etmiştik.

Bu durumu sosyal medyada paylaşınca, aynı akıbete başkalarının da uğradığını gördüm.

Bu çok basit bir mesele olarak görülebilir. “Trabzonspor ne halde görmüyor musun, bunlarla uğraşmanın zamanı mı?” diyenler çıkabilir. Bu çok yanlış bir yaklaşımdır. Allah kimsenin başına vermesin; bir hastalığın teşhisi için ya birkaç damla kan örneği ya da rahatsız bölgeden küçük bir parça alınır ve analiz edilir. Bu da öyle bir şeydir. Trabzonspor’da bütün problem saha içinde olup bitenler değildir. “Tamam anladık, hele saha sonuçları bir düzelsin, bu sıkıntılar da aşılır” düşüncesi tam bir dalalettir.

Bahar Divrik, yazının başında sözünü ettiğimiz panelde aynen şu tespiti yapmıştı.

“Yapılan araştırmaya göre Trabzonspor’da saha sonuçları ürün satışlarına yüzde 30 oranında yansıyor.  Geri kalan yüzde 70 Ts-Club’ların sorumluluğunda, ancak onlar saha sonuçlarına sığınma kolaycılığını seçmişler”

Durumun vahametini görüyor musunuz? Takım iyi sonuçlar alacak, her şey düzelecek. Hem de tepeden tırnağa kadar. Ts Clup mağazalarında da her harf bulunacak (!) o zaman. Eh işte, kulübün başkanı her şeyi saha sonuçlarına bağlar, bütün enerjisini saha sonuçlarını düzeltmeye hasrederse olacağı budur. Ts Clup sorumluları da temize çıkmış olur. Tabii kulübün diğer birimlerinde çalışanlar da...

Sayın başkan ve yönetimin önceliği saha sonuçları olarak kabul edilebilir. Fakat tek problem bu mudur? Ts Clup azami kalite ve verimle çalışsa kulübün kasasına hatırı sayılır miktarda para girmeyecek midir? Saha sonuçları ne olursa olsun, kulübün her birimi sağlıklı ve verimli çalışmak zorunda değil midir? Bunu temin ve inşa etmek kimin görevidir?

Sonra, sakın saha sonuçlarının düzelmesi kulübün her biriminin daha iyi çalışmasına bağlı olmasın?

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Balıkesir'de büyük Çepni buluşması
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg
Sebahattin Arslantürk: Hedef dekar başına 500 kg