Eğitim, insanın yeteneklerini ortaya çıkaran ve gelişmesine katkıda bulunan en önemli unsurların başında gelmektedir. Eğitim sadece bireyin akademik gelişimini sağlamaz, aynı zamanda birçok sosyal davranışın kazandırılmasında da son derece önemlidir. Bireylerin eğitilmesinin sorumluluğu tamamen okulların ve öğretmenlerin üzerine yüklenemez. Özellikle ailenin ve toplumun birçok insani değerlerin ve birlikte yaşama kültürünün yerleşmesinde hayati önemi vardır. Bu hayati görev yerine getirilmediği sürece toplumda ortak değerler oluşturmak oldukça güç olacaktır. Herkesin aynılaşmasını arzu etmiyorum fakat insanı insan yapan değerlerin kabul gördüğü bir toplumun bireyi olmak hayallerim arasında yer almaktadır. Aile, eğitim kurumları ve toplumun ortak çabası ile 15 yaşlarına ulaşmış gençlerimizin çoğunluğunda görmek istediğim ve gerçekleşmesini hayal ettiğim bazı özellikleri herkesin anlayacağı bir dille sıralamak istiyorum. 15 yaşına ulaşmış evlatlarımız;
- Acil telefon numaralarını bilmeli,
- Ailenin sadece refahına değil, yaşamına da ortak olmalı,
- Anne ve babayı ihtiyacı karşılayan memur gibi görmemeli,
- Bencilliği şiar edinmemeli,
- Bir spor veya sanat dalına mesai harcamalı,
- Bulunduğu mekânın konumunu doğru bir şekilde tarif edebilmeli,
- Çevreyi korumanın en iyi yolunun kirletmemek olduğunu bilmeli,
- Dinlemesini bilmeli,
- Hakları yanında sorumluluklarının da olduğunun farkında olmalı,
- Hijyen kurallarına uymalı,
- İsteklerini karşısındakine etkili bir şekilde ifade edebilmeli,
- Komşuluk hakkını bilmeli
- Öğrenmenin kıymetini bilmeli,
- Pişirme dışında temel yiyeceklerini kendi başına hazırlayabilmeli ve yemeli,
- Sosyal çevresi dışındakileri yok saymamalı ve değersiz görmemeli,
- Taleplerinde kibar olmalı,
- Temel ev aletlerini kullanabilmeli,
- Temel ilk yardım kurallarından haberdar olmalı,
- Utanma duygusunu kaybetmemeli.
Bu hayalleri gerçekleştirme yolunda bütün sorumluluğu da çocuklarımızın üzerine yıkamayız. Kendileri için yukarıdaki özellikleri kazandıracak eğitim kurumları oluşturmanın ve toplumsal anlayış ortaya koymanın da sorumluluğu biz büyüklere aittir. Böyle eğitim kurumları ve toplumsal anlayışa sahip olabilmeyi de hayal ediyorum. Arzu edilen herşeyin bugünden yarına hemen gerçekleşmesi mümkün değil fakat bu uğurda yılmadan ve ümitsizliğe kapılmadan çalışmak gerek.
