Alaattin Hatayoğlu'nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı aşağıda okuyabilirsiniz.

"Eski başkan, asbaşkan,yöneticiler, basındaki arkadaşlar ve en son mevcut Trabzonspor asbaşkanı Ahmet Çubukcu ile görüştüm.. Trabzonspor’un mevcut içler acısı durumunu konuştuk, neler yapılabilir noktasında fikir alışverişi yaptık. Kulübü maceraperest, kulübü, şehri ve Trabzonspor’u tanımayan kişilerin elinden alınmasını ve kulüpçü kişilerin,eski başkan ve yöneticilerin,Yıpranmamış ve şahsi hesaplarını ortaya koymayanlar, BEN duygusu ile değil BİZ duygusu ile hareket edecek samimi Trabzonsporluların ortaya çıkması gerektiğini, mevcut Muharrem Usta ve yönetimin görevine devam edebileceği ve oluşturulacak bir kriz yönetimi ile işin ehline kulüp, alt yapı, üst yapının teslim edilmesi gerektiğini söylememiz hemen hemen ortak noktamız idi..

Lakin şehrin geçmişten beri kronikleşmiş hastalığı BEN ya da benim adamım olsun saplantısından arınamamış olduğunu gördüm. Soruna çare olma noktasında hem fikir olduğumuz Trabzonspor duayenleri, sıra “kim ya da kimler olsun”a geldiğinde ne yazık ki, başkalarını beğenmeme saplantısını gördüğümde ciddi anlamda hayal kırıklığına uğradım... Şehirde Trabzonspor’a yapılan ihanetlere karşı, şike ve hakem facialarına karşı tepkisiz bir camia ve en önemlisi şike mevzusunda İktidarın ve şikecileri kurtaran, kupamızı verdirmeyen Reislerinin Trabzon ve Trabzonspor’a yaptığı ihanetleri konuştuğumuzda adeta 'Stockholm Sendromu' yaşayan bir şehir halkı ile karşılaştım desem yalan olmaz..."